utestående Turco
0 traducciones
| Traducción | Contexto | Audio |
|---|---|---|
|
kalan
común
🇳🇴 Han har en utestående gjeld.
🇹🇷 Onun ödemesi gereken borcu var.
🇳🇴 Det er fortsatt utestående saker å ta opp.
🇹🇷 Hâlâ ele alınacak kalan meseleler var.
|
uso cotidiano | |
|
beklemede olan
formal
🇳🇴 Det er utestående krav fra kundene.
🇹🇷 Müşterilerden beklemede olan talepler var.
🇳🇴 De har utestående forpliktelser til firmaet.
🇹🇷 Şirkete karşı beklemede olan yükümlülükleri var.
|
formal | |
|
düşük
raro
🇳🇴 Utestående verdiğimde, bu teknik bir terimdir.
🇹🇷 Uygun teknik terim olarak, düşük anlamına gelir.
🇳🇴 Utestående seviyeleri izlemek önemlidir.
🇹🇷 Düşük seviyeleri takip etmek önemlidir.
|
técnico | |
|
düşük, ödenmemiş
raro
🇳🇴 Utestående borçlar mahkeme kararıyla belirlenir.
🇹🇷 Ödenmemiş borçlar mahkeme kararıyla belirlenir.
🇳🇴 Hukuki açıdan, utestående alacaklar önemlidir.
🇹🇷 Yasal olarak, ödenmemiş alacaklar önemlidir.
|
legal |