pengangguran Turco
0 traducciones
| Traducción | Contexto | Audio |
|---|---|---|
|
işsizlik
común
🇪🇸 El alto nivel de desempleo preocupa a todos.
🇹🇷 Yüksek işsizlik oranı herkesi endişelendiriyor.
🇪🇸 Las políticas para reducir el desempleo deben ser prioritarias.
🇹🇷 İşsizliği azaltmak için politikalar öncelikli olmalı.
|
formal | |
|
işsiz kalma
común
🇪🇸 La gente teme el desempleo en tiempos de crisis.
🇹🇷 İnsanlar kriz zamanlarında işsiz kalmaktan korkuyor.
🇪🇸 El desempleo puede afectar la estabilidad familiar.
🇹🇷 İşsiz kalmak aile istikrarını etkileyebilir.
|
uso cotidiano | |
|
işsizlik durumu
formal
🇪🇸 El gobierno implementó nuevas medidas contra el desempleo.
🇹🇷 Hükümet, işsizliği azaltmaya yönelik yeni önlemler aldı.
🇪🇸 El informe detalla las tasas de desempleo en diferentes regiones.
🇹🇷 Raporda farklı bölgelerdeki işsizlik oranları detaylandırılıyor.
|
formal |