инат Turco
0 traducciones
| Traducción | Contexto | Audio |
|---|---|---|
|
inat
común
🇪🇸 Es muy testarudo y no quiere aceptar ayuda
🇹🇷 O çok inatçıdır ve yardım kabul etmek istemiyor.
🇪🇸 Mi hermano tiene un carácter muy testarudo
🇹🇷 Kardeşim çok inatçı bir karaktere sahip.
|
uso cotidiano | |
|
stubbornness
común
🇪🇸 La testarudez puede dificultar la resolución de conflictos
🇹🇷 İnatçılık, çatışmaların çözümünü zorlaştırabilir.
🇪🇸 Su inadı, ilerleme kaydetmeyi engelliyor
🇹🇷 Onun inadı, ilerlemeyi engelliyor.
|
formal | |
|
stubborn attitude
raro
🇪🇸 El personaje muestra una testarudez admirable
🇹🇷 Karakter, takdire şayan bir inatçılık sergiliyor.
🇪🇸 Su inadı, hikayenin ana temasını oluşturuyor
🇹🇷 Onun inatçı tutumu hikayenin ana temasını oluşturuyor.
|
literario | |
|
obstinacy
formal
🇪🇸 La obstinación puede ser tanto una virtud como un defecto
🇹🇷 İnatçılık, hem bir erdem hem de bir kusur olabilir.
🇪🇸 El estudio analizó la obstinación en la toma de decisiones
🇹🇷 Çalışma, karar verme sürecindeki inatçılığı inceledi.
|
académico |